1- Öykü yazmaya ne zaman, nasıl başladınız?
Kendi kendine oyunlar kuran çocukları bilirsiniz. Hah işte onlardan biriyim ben de. Lisedeyken okula dolmuşla giderdim. Dolmuşun en arka koltuğuna oturur, benden sonra binen yolculara hayatlar biçerdim. Yaşlı bir amca mı bindi? Geçmişini tahmin etmeye çalışırdım hemen. Duruşundan, yüz hatlarından, gözlerinin çevresindeki çizgilerden, içinde kalmış gizli özlemleri anlamaya zorlardım kendimi. Sanırım ilk kurgularımı böyle yazmaya başladım. Sonra Beliz Güçbilmez’in “Tersine Mühendislik” atölyelerine katıldım. İşin matematiğini orada öğrendim ve ilk öykümü orada yazdım.
2- Öykü türünü seçmede özel bir nedeniniz var mı? Öykü yazmanın kolay olduğunu düşünüyor musunuz?
Şiirle başladı her şey. Sonra romanlar takip etti onu. Derken öykü türüne denk geldim. Geç bir karşılaşmaydı ama ilkler bilirsiniz ki çok önemlidir. O ilk karşılaşma beni vurdu. İlk görüşte aşk gibi. Ne şiirdi ne roman. Hem ikisi hem de hiçbiri. Onun o kompakt, yoğun yapısını, vuruculuğunu çok sevdim. İyi bir öykü okumak karanlık zihnimden sızan ışıklar gibidir. Öyle bir öyküyle karşılaştığımda yaşadığım doyumu neyle ölçebilirim bilemiyorum şimdi. Öykü yazmak tam da bu nedenle oldukça zor bir tür bence. Avucunuzda sakladığınız şeyi okuyucuya göstermeye çalışırken onda nasıl bir duygu uyandıracağınız, hangi düşünceyi işaret edeceğiniz, bunu hangi yöntemlerle yapacağınız oldukça önemli. Hassas bir tartı gibidir öykü. Ne fazla ne eksik.
3- İlk öykünüzün yayımlanma macerasını anlatır mısınız? Yayımlandığını gördüğünüzde neler hissetmiştiniz?
Bilgisayarımda biriken öykülere içimdeki ses, “Hep daha değil,” diyordu. Sonra araya arkadaşlarımın sesleri girdi, cesaret verdi, böylelikle ilk öyküm Lacivert Öykü ve Şiir dergisinde yayımlandı. Dergiyi elime aldığımda oldukça heyecanlandım. Sözcüklere nefesimle ruh üflemiştim ve o ruh karşımdaydı. Daha başka nasıl tarif edebilirim bilmiyorum.
4- Öykülerinizden dosya oluşturma fikri nasıl oluştu? Dosyanızı oluştururken nelere dikkat ettiniz? Belirli bir tema üstünden mi ilerlediniz yoksa farklı temaların oluşturduğu bir bütünü mü tercih ettiniz?
Elime aldığım ilk kitabın son sayfasını kapattığımda henüz orta sondaydım. Evet, çok geçti ama yeryüzünde ne yapmak istediğime dair kararı tam o zaman vermiştim. O gün bugündür kitabım, kitaplarım olsun istedim. Yıllar biriktikçe bu duygum daha bir görünür, elle tutulur oldu. Son birkaç yıldır biriken öykülerimi ne yapacağıma karar veremiyordum. Ya silip atıp yenilerini yazacaktım ya da onlara bir dosya boyutu kazandıracaktım. Ben de belirlediğim temaya uygun olanları seçtim. Böylelikle oluştu öykü dosyam.
5- Kitap yayımlamak oldukça meşakkatli bir iş! Dosyanız okunmayabilir, okunsa bile uzun süre bekletilebilir, bekletilse bile birçok etmenden dolayı yayımlanamayabilir. Bütün bu durumlar gözünüzü korkuttu mu?
Dosyamı oluştururken bunlar mutlaka yayımlanmalı diye düşünmedim hiçbir zaman. Hep daha zamanım var gözüyle baktım. Şimdilerde yazdığım şeylere de öyle bakıyorum. Emin olduğum, güvendiğim bir dosya ortaya koyduktan sonra gerisi küçük ayrıntılardır benim için. Yayımlanmaması beni yıldırmazdı doğrusu. Bazı konularda ısrarcıyımdır. Sorduğunuz durumların hiçbiri beni korkutmadı. Korkutmaz. İyi metinler er ya da geç okurunu bulur.
6- Çok fazla yayınevi var. Yayınevini belirlerken nelere dikkat ettiniz? Hedefinizde bir yayınevi var mıydı?
Evet, çok fazla yayınevi var. Özellikle bazıları öyküye öncelik veriyor. Dosyamı oluştururken aklımda bu tarz yayınevleri vardı ancak o kadar şanslıyım ki ben daha karar vermeden sevdiğim, dosyamı iletmek istediğim yayınevlerinden biri olan Metinlerarası Kitap bir arkadaşım vasıtasıyla bana ulaştı. Böylelikle sevdiğim bir yayıneviyle çalışma imkânım oldu.
7- Öykü yazmaya yeni başlayanlar için önerileriniz nelerdir? Yola çıkmadan önce çantalarına neler koymalarını isterdiniz?
Yazmak meşakkatli bir iş. İlginin ötesinde tutku isteyen bir uğraş. Öncelikle bu tutkuyu hep körüklemeleri gerekir. Bir öyküde dil öncelikli unsurlardan biridir. Türk edebiyatının ustalarını okumaları, onlara dili nasıl kullanmaları gerektiğini öğretecektir. Son olarak iyi öykü yazarları bulmalarını, onları defalarca ve defalarca okumalarını öneririm.
Comments